Tırnaklarınızda aniden ve açıklayamadığınız bir yeşil renk fark ettiyseniz, “yeşil tırnak sendromu” olarak bilinen bir sağlık sorunu ile karşı karşıya olabilirsiniz. Tıp dünyasında “chloronychia” ya da bazen “Goldman-Fox sendromu” olarak da adlandırılan bu durum, tırnaklarda enfeksiyona bağlı yeşilimsi renk değişikliğiyle ortaya çıkıyor.
Bu renk değişikliği bazen tırnağın küçük bir bölümünde kalabilirken, bazen de tüm tırnakları ya da birden fazlasını etkileyebiliyor. Genellikle, tırnağın alt kısmından ayrıldığı “onikoliz” denilen bir durumla birlikte görülüyor. Bu da tırnak altında nem ve hava birikmesine, enfeksiyonun ilerlemesine neden oluyor.
En sık sebep: Pseudomonas aeruginosa
Yeşil tırnak sendromunun en yaygın nedeni, Pseudomonas aeruginosa adında bir bakteri. Hastane ortamlarında zor tedavi edilen enfeksiyonlara yol açabilen bu bakteri, genellikle nemli yerlerde bulunuyor. Bu yüzden ellerini sık yıkamak zorunda olan sağlık çalışanları, temizlik görevlileri ve kuaförler gibi mesleklerde çalışanların bu duruma yakalanma riski daha yüksek.
Mantar enfeksiyonları da nadiren bu sendroma neden olabiliyor; ancak mantar kaynaklı enfeksiyonlar genellikle yeşil renkte olmuyor. Örneğin, yakın zamanda bildirilen bazı vakalarda Candida parapsilosis adlı mantarın yol açtığı yeşil tırnak vakalarına “viridionychia” adı verilmiş ve bakteriyel enfeksiyonlardan ayrı tutulmuş.
Yeşil tırnak sendromu nasıl tedavi edilir?
Tedavi, enfeksiyonun kaynağına göre değişiyor. Eğer enfeksiyon bakteri kaynaklıysa, göz damlası şeklinde uygulanan antibiyotikler tırnağın derinlerine daha kolay ulaşarak etkili kabul ediliyor. Ayrıca, topikal antibiyotikler ve mantar ilaçları da kullanılabiliyor.
Kulak enfeksiyonlarında kullanılan asetik asit çözeltilerinin, tırnak enfeksiyonlarını tedavi etmekte de işe yaradığı bilinen bir gerçek. Bir vaka raporunda, Pseudomonas bakterisinin neden olduğu karmaşık bir kulak enfeksiyonundan sonra aynı bakterinin tırnağa bulaştığı ve asetik asit ile tedavi edildiği anlatılıyor.
Tedavi genellikle uzun sürebiliyor; iyileşme süreci haftalar hatta bazen bir aya kadar zaman alabiliyor. Bazı durumlarda enfeksiyon kontrol altına alınamazsa, tırnağın cerrahi olarak alınması gerekebiliyor. Bağışıklık sistemi zayıf olanlarda bakterinin vücudun diğer bölgelerine yayılması gibi daha ciddi durumlar çok nadir de olsa görülebiliyor.
Eğer takma tırnak, akrilik ya da başka tırnak süslemeleri kullanıyorsanız, enfeksiyon iyileşene kadar bunlardan uzak durmanızda yarar var.
Korunmak için neler yapabiliriz?
Bu sendromdan korunmak için, ellerinizi sık yıkamak zorunda olduğunuz işlerde çalışıyorsanız, ellerinizi her yıkadıktan sonra iyice kurutmanız çok önemli. Oje kullanıyorsanız, ojeyi çıkardıktan sonra tırnaklarınızı dikkatle inceleyin; erken belirtileri fark etmek tedaviye erken başlamanızı sağlar. Ayrıca tırnakta oluşan küçük yaralanmalar ya da sedef hastalığı gibi tırnak yapısını zayıflatan durumlar enfeksiyon riskini artırabilir.
Tırnaklarınızda renk değişikliği, kalınlaşma, soyulma ya da başka anormal bir durum görürseniz, vakit kaybetmeden bir dermatoloğa görünmeniz en iyisidir...